17 Ocak 2008 Perşembe

TEKNOLOJİK YAPI

30 KASIM 1992

Özel işletmeler yapıları ve amaçları ile çok farklı bir yapı oluşturmaktadırlar. Köşemizdeki bakkal, sanatkar ve çiftçi ile Exxon ya da General Motor’un, Renault ya da Citroen ile aynı temek özellikleri taşıdığını söylemek gerçeği yansıtmaz.

Sanayi üretimi gelişip giderek daha çok teknoloji gerektirir oldukça işletmenin boyutları da durmadan büyüdü. Çelik ve silah fabrikaları, petrol ve kimya sanayi kuruluşları v.b. sürekli büyümek, değiştirmek durumundaydılar.B u gelişmenin, değişmenin sınırı yok. Bütün işletmeler sürekli büyümek durumundalar.

Büyüyen işletmeler, diğer bir çok ülkelere girmek, o ülkelerin gerçeklerini bilmek ve çok geniş bir yapı oluşturmak durumundalar. Bu şirketler o kadar büyüdüler ki ITT Şili’de darbe yapabiliyor .Mobil, Shell, BP, Texaco gibi petrol şirketleri orta doğu da savaşa kadar girebiliyorlar.

Büyüyen çok uluslu bir işletmenin bakkal dükkanı gibi bir kişinin karar yetkisi ile işletilemeyeceği kadar büyük olduğu açık. Bu yüzden büyük işletmeler yeni bir yapı oluşturmak durumundaydılar. Buna teknolojik yapı diyebiliriz.

Büyük işletmeler de önemli kararlar bir kişi tarafından değil, bir çok kişi tarafından verilir. Yeni bir ürün üretmeye, ek bir fabrika açmaya veya yeni bir pazara girmeye karar verebilmek için gerekli tüm öğelere bunlardan hiç biri tek başına sahip değildir. İşletme müdürlerinin, mühendislerin, satış müdürlerinin, bilim adamlarının, avukatların, muhasebecilerin, personel müdürlerinin ve başka her bir uzmanlık bilgisi sahiplerinin bilgilerine, deneyimlerine ve yargılarına başvurmak zorunluluğu vardır.

İşte bu ortak karar alma aygıtına teknolojik yapı deniliyor. İşletmenin gelişmesiyle, teknolojik yapı bütün erk kaldıraçlarını eline geçirmektedir. Nedeni de açıktır; karar sürecine katılabilmek için uzmanlık bilgilerine sahip olmak gerekir.
30 KASIM 1992

Hiç yorum yok: