19 Ocak 2008 Cumartesi

Sağduyulu olmak

17 OCAK 2000

Hükümet Öcalan'ın idam kararını meclise getirmeme ve Avrupa İnsan Hakları Mahkamesi'nin kararını bekleme yolunu seçti. Bu durum hükümet ortağı olan MHP başta olmak üzere bir çok kurum ve kuruluşu güç durumda bıraktı.

Daha düne kadar "Apo'nun cezasını biz vereceğiz" diyen MHP şimdi Apo'nun kurtarıcısı olduğu gerekçesiyle sert eleştirilere hedef oluyor.

Hükümetin bu bekletme kararı, Cumhurbaşkanı, MGK, MİT ve benzeri kurumlar tarafından da destekleniyor.

Tüm dünya ve geçmiş tarihimiz de idamların hiçbir zaman amacına ulaşmadığını aksine idam edilen kişileri unutulmaz birer kahraman haline getirdiğini görüyoruz. Bunun yanında var olan sorunların çözülmediğini daha da keskinleştiği de tarihsel bir gerçek.

Türk ve Kürt halklarının bir arada kardeşçe yaşamasını istiyorsak tarihsel olaylardan da ders çıkarmamız gerekir.

Gerçi hükümet idamdan dönüş olmadığını kararın sadece 1.5 yıl geçikmeli olarak uygulanacağını açıkladı. Fakat AB'nin kapılarının aralandığı günümüzde idam kararının uygulanması 1.5 yıl sonra da olsa oldukça zor görülüyor.

Bu arada şehit aileleri de Türkiye'nin hemen her yerinde protesto gösterileri düzenliyor, imza kampanyaları açıyor. En yakını ölmüş birinin Apo'nun asılmasını istemesini anlayışla karşılamamak elde değil. Fakat medyanın şehit yakınlarını sürekli ekranlara getirmesi şimdi de hükümetin kararını desteklemesi de onların tutarsız yayın çizgisinin bir göstergesi.

Dünya ülkelerinin büyük çoğunluğunda kaldırılmış olan idam cezasının ülkemizde de kaldırılması ve tüm böylesi tartışmaların son bulması yaşadığımız çağın bir koşulu olmalıdır.

Ne suçtan olursa olsun tüm idam cezaları yasalarımızdan çıkarılmalıdır.

Sonuç olarak hükümetin bekletme kararı olumlu bir karardır ve desteklenmelidir. Halkımız da sağduyulu olarak düşünüp 'kana kan, intikam' gibi çağdışı düşüncelere kapılmadan, barış ve kardeşliğin önüne engel çıkarılmasına izin vermemelidir.

17 OCAK 2000

Hiç yorum yok: