14 Kasım 2007 Çarşamba

DİNK CİNAYETİ

22.01.2007
Türkiye, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesiyle çalkalanıyor।

Dink’i kim öldürdü?

Aslında sorunun yanıtı çok kolay। Dink’i, 1977 yılı 1 mayısında kim kitleye ateş açtıysa, kim Abdi İpekci’yi, Ugur Mumcu’yu, A. Taner Kışlalı’yı, Çetin Emeç’i vb. öldürdüyse Dink’i de onlar öldürdü.

Aynı güçler Danıştay saldırısının arkasında da var, Trabzon’daki Santa Maria Kilisesi Katolik Rahibi Andrea Santoro öldürülmesinde de var।

Danıştay saldırısında AKP hükümeti ve dinci çevreler zan altında bırakılmış, tepkiler o çevrelere yönelmişti। Şimdi ise tepkiler ulusalcı güçlere yöneltilmek isteniyor.

Danıştay saldırısında AKP ve dinci çevrelere tepkilerin yönelmesinde bu çevrelerin Danıştay’ı hedef göstermesi neden olmuştu।

Dink cinayetinde ise bilindiği gibi, 301। Maddeden yargılanma sürecinde milliyetçi çevrelerin göstermiş olduğu tepkiler şimdi de bu çevreleri cinayetten sorumlu tutulmasına neden oluyor.

Dink’i kim öldürdüğü bu anlamda net। Fakat niçin öldürüldü?

ABD, Irak batağında çıkmak için bir yandan çırpınırken bir yandan da yangını büyütmek ve İran ve Suriye’ye de saldırmak istiyor. Bu konuda Türkiye’den katkı bekliyor. Verilen sözlere ise 1 Mart tezkeresinde olduğu gibi fazla güvenemiyor. Bu yüzden Türkiye’yi teslim almak, itiraz edemez bir duruma getirmek istiyor.
Dink cinayeti, zaten çıkmazda olan AB ilişkilerini daha kötüleştireceği açıktır। Avrupa’dan uzaklaştırılan bir Türkiye yalnızlığa itilecek ve tek çare olarak ABD’ye daha da fazla bağlanma yoluna gidecektir. Bu oynanmak istenen oyundur.

Ülkeleri tek tek “Ermeni soykırımını” tanımaların ardından Türkiye yargılanma sürecine itilmek istenecektir। Bu durum da, ABD’ye yanaşmak Türkiye’nin kurtuluşu olarak gösterilecektir.

Bu cinayet devlete ve hükümete yapılmış bir saldırıdır।

Hükümet Danıştay saldırısında olduğu gibi ağlamak yerine, katilleri elindedir, bu cinayeti çözmeli, sorumlular nerede ise oraya kadar gitmelidir। MİT, emniyet teşkilatı hükümetin elinde/emrindedir. Bu cinayeti hükümet çözemez ise kim çözecektir?

Eğer bu cinayet de çözülmez, Danıştay saldırısı gibi saçma sapan güçler hedef gösterilerek olay kapatılırsa bu tür siyasi çinayetlerin arkasının geleceği de açıktır।

Zaten dünyadaki bütün siyasi cinayetler, zayıf iktidarlar dönemlerinde işlenmiştir।

Bu iktidar zayıftır। Türkiye’yi aydınlığa götürecek durumda değildir. Cinayetin arkasındaki dış güçler tarafından korunmakta ve yönlendirilmektedir. Eğer tersi söyleniyorsa, hükümet bu cinayeti çözmelidir. Çözememesi durumunda hem kendisi hem de Türkiye güç durumlar yaşayacak demektir.

Bu oyunlar açıkca oynanırken, biz hala AB ve ABD’yi kendimize nasıl müttefik görüyoruz?

Bu oyunun bozulmasının tek yolu, arkasında halkı alan güçlü hükümetlerle, yüzümüzü biraz da doğuya çevirerek yeni bir rota çizmemiz gerekmektedir।

Şimdi oynanan oyunda AKP hükümeti bu cinayeti çözemez ise ya ABD’nin savaş planın bir parçası olacak, bunu başaramazsa kim ne derse desin ama şöyle ama böyle (darbe dahil olmak üzere) yıkılacaktır। ABD bu görevi başka parti veya güçlere verecektir.

17 yaşında bir genç, “Dink’in sözlerine kızdım” onu vurdum diyerek, Türkiye’nin geleceğini karartamaz, etkileyemez। Bu iş 17 yaşındaki bir çocuğun marifeti olamaz.

Hükümet katili yakaladım diye sevinemez। Çünkü tetikçi kendisini yakalatmak için herşeyi yapmıştır. Güvenlik kameralarına yakalanmış, silahı atmadığı gibi, kıyafetini bile değiştirmemiş, aman bir yanlışlık olur beni tanıyamazlar diye düşünerek, gerektiğinde giymek üzere bereyi bile üstünde taşımıştır.

Haydi burnundan kıl aldırmayan, bağırıp çağırarak, Kasımpaşalık yapan sayın Başbakan Tayyip Erdogan, devlet olanakları elinde çöz bu cinayeti।

Cinayeti çözmek, gerçek sorumlulukları ortaya çıkarmak için vereceğin tüm uğraşlarda halkın büyük çoğunluğunu da arkanda olacaktır।
22.01.2007

Hiç yorum yok: